Bir grup gökbilimci, bir galaksi kümesi üzerinde yaptıkları gözlemler sonucu,
evrenin muhtemelen sonsuza dek genişleyeceği sonucuna vardı.
evrenin muhtemelen sonsuza dek genişleyeceği sonucuna vardı.
Gökbilimciler araştırmalarında, Abell 1689 adındaki galaksi kümesini bir 'çekimsel
mercek' gibi kullandılar. Albert Einstein "çekimsel mercek" diye tanımladığı etki
nedeniyle, uzaydaki cisimlerin ışığı bükebileceklerini ve bir gözlemcinin tek bir
kaynağa ait çok sayıda görüntü gözlemlemesinin mümkün olduğunu öne sürmüştü.
mercek' gibi kullandılar. Albert Einstein "çekimsel mercek" diye tanımladığı etki
nedeniyle, uzaydaki cisimlerin ışığı bükebileceklerini ve bir gözlemcinin tek bir
kaynağa ait çok sayıda görüntü gözlemlemesinin mümkün olduğunu öne sürmüştü.
BBC'nin haberine göre, Kaliforniya'daki NASA laboratuarında araştırmayı yürüten
ekip, evrendeki karanlık enerji miktarını belirleyebilmek için çalışmalar yaparken,
galaksi kümesi Abell 1689'u bu şekilde kullanarak uzak yıldızlardan yayılan ışıktaki
bükülmeleri incelediler.
ekip, evrendeki karanlık enerji miktarını belirleyebilmek için çalışmalar yaparken,
galaksi kümesi Abell 1689'u bu şekilde kullanarak uzak yıldızlardan yayılan ışıktaki
bükülmeleri incelediler.
Karanlık enerjinin, tam olarak açıklanamayan bir güç olsa da, evrenin bütününün
yükselen bir hızda genişliyor oluşunun nedeni olduğu düşünülüyor.
yükselen bir hızda genişliyor oluşunun nedeni olduğu düşünülüyor.
Bu enerjinin dağılım biçimini anlamaya çalışan bu son araştırma, evrenin genişlemeye
devam edeceğine işaret ediyor.
devam edeceğine işaret ediyor.
Araştırmayı yürüten uluslararası ekibin başındaki Profesör Eric Jullo, bulgularını bilim
dünyasında önde gelen Science dergisinde yayımladı.
dünyasında önde gelen Science dergisinde yayımladı.
Evrenin dörtte üçünü oluşturduğu düşünülen ve tümüyle görünmez olan karanlık enerjinin
varlığı, ancak evrenin genişlemesindeki etkileri üzerinden ortaya konuyor.
varlığı, ancak evrenin genişlemesindeki etkileri üzerinden ortaya konuyor.
Hubble Uzay Teleskobunu kullanan bilim adamları, karanlık enerjinin evrende nasıl dağıldığını anlayabilmek için, uzak yıldızlardan yayılan ışığın Virgo takım yıldızında bulunan ve bugüne kadar bilinen en büyük galaksi kümelerinden biri olan Abell 1689 üzerinde nasıl büküldüğünü gözledi.
Işığın bu çekimsel mercek üzerinde bükülmesi üç faktöre bağlı: Işık yayan nesnenin
uzaklığı, Abell 1689'un kütlesi ve karanlık enerjinin dağılımı.
uzaklığı, Abell 1689'un kütlesi ve karanlık enerjinin dağılımı.
İlk iki faktörü ölçebilen bilim adamları, bu bulgular üzerinden, karanlık enerjinin
dağılımıyla ilgili hesaplamalar yapabildi. Bu dağılıma ilişkin bilgiler de Evrenin
genişlemesinde bir yavaşlama olmayacağına ve muhtemelen sonsuza dek
genişleyeceğine işaret ediyor. Bu genişlemenin bir aşamasında evrenin
soğuk ve tümüyle ölü bir yıldızlar mezarlığına dönüşeceği ve ısının,
bilimadamlarının 'mutlak sıfır' olarak adlandırdığı -273.15C'ye kadar
düşebileceği tahmin ediliyor.
dağılımıyla ilgili hesaplamalar yapabildi. Bu dağılıma ilişkin bilgiler de Evrenin
genişlemesinde bir yavaşlama olmayacağına ve muhtemelen sonsuza dek
genişleyeceğine işaret ediyor. Bu genişlemenin bir aşamasında evrenin
soğuk ve tümüyle ölü bir yıldızlar mezarlığına dönüşeceği ve ısının,
bilimadamlarının 'mutlak sıfır' olarak adlandırdığı -273.15C'ye kadar
düşebileceği tahmin ediliyor.
Dünyanın önde gelen gökbilimcilerinden ve bu çalışmanın yazarlarından
olan Yale Üniversitesi'nden Profesör Priyamavda Natarajan, araştırma
sonuçlarının en sonunda "Evrenin kaderinin tam olarak ne olacağını" ortaya
koyduğunu söyledi.
olan Yale Üniversitesi'nden Profesör Priyamavda Natarajan, araştırma
sonuçlarının en sonunda "Evrenin kaderinin tam olarak ne olacağını" ortaya
koyduğunu söyledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder